Frodo’nun Aynası

0

Kahramanımız Frodo’nun iradesinden, seçimlerinden ve eylemlerinden bahsederken atıfta bulunduğum en önemli kaynaklardan birisi Verlyn Flieger’in TEDx konuşmasıydı. Kendisi bu konuşmanın bir noktasında, yüzüğü kaybeden Frodo’nun mu, yoksa yüzüğü elde eden ve elinde kıymetlisi varken, yani artık varlık amacına dönüşen nesneye ulaştığı anda yok olan Gollum’un mu daha mutlu olduğunu sorgulamaktadır.

Asıl adı Smeagol olan Gollum, bildiğimiz kadarıyla bir çeşit Hobbit’dir. Ancak Tek Yüzük’ü elde ettikten sonra, Tek Yüzük’ün ona bahşettiği uzun yaşam nedeniyle hem fiziksel olarak hem de kişilik olarak bir dönüşüm yaşamıştır.

Smeagol, tıpkı Frodo gibi 33 yaşında Tek Yüzük’ün taşıyıcısı olur. 33. doğum gününde kuzeni olan Deagol ile Ferah Çayırlar’a balık tutmaya giden Smeagol, kuzeninin balık yakalarken bulduğu altın yüzüğe hayran olur. Smeagol bu yüzüğü kuzeninden doğum günü hediyesi olarak ister ancak Deagol buna yanaşmaz. Yüzüğü gördüğü andan itibaren şehvetle dolan Smeagol, kuzenini boğarak öldürür ve yüzüğü kuzeninden alır. Bu yüzük 3. Çağ’ın başında, Sauron’un parmağını Narsil ile kesen Isildur’un kendisinin malı olarak gördüğü Tek Yüzük’tür. Isildur, Tek Yüzük kendisindeyken orklar tarafından Ferah Çayırlar’da baskın yer ve nehir içerisinde öldürülür. Hem Sauron hem de Saruman gibi bir çok kişi tarafından defalarca aranmasına rağmen bulunamaz, ta ki Deagol onu buluncaya kadar. Smeagol sonrasında değişen kişiliği nedeniyle köyünden kovulur ve Gölgeli Dağlar’da yaşamaya başlar; zamanla da karanlıkları tercih eder bir hale gelir. Bilbo yüzüğü ondan alana dek yaklaşık 500 yıl boyunca Tek Yüzük’ün sahibi olur.

Bu dönemde Smeagol bir kişilik bölünmesi yaşar ve Smeagol’ün ikinci kişiliği olan Gollum ortaya çıkar. Smeagol (33 yaşın Hobbitler için reşit olma yaşı olduğunu göz önüne alırsak) henüz reşit olamamış bir çocuk gibi kalır. Bu kişiliği Bilbo ile oynadığı bilmece oyunu gibi durumlardaki heyecanından tanımlayabiliyoruz. Ancak diğer taraftan gelişen ikinci kişiliği olan Gollum ise hain, kindar ve acımasızdır. Gollum, Smeagol’ı hep bastırır, çünkü derinlerde bir noktada Smeagol’ın yüzüğü Deagol’den haince alışı ile ilgili pişmanlığı derinden acı vermeye devam ediyordur. Gollum acımasızlığı ve yaptığı her şeyi kendinde hak bilmesi ile Smeagol’ın bu pişmanlığının üzerini örten oldukça kalın bir örtü gibidir. Smeagol zamanla bu acımasız kişiliğin palazlanmasına, pişmanlığını unutmak için yol vermiştir.

Tek Yüzük’ün gücü Gollum’da kendisini göstermiş, Gollum’un uzun bir hayatı olmuştur. Ancak bu hayatı amaçsız bir hainlik ve kötülük ile dolu hale gelmiştir. Beslenmesini balık ya da diğer hayvanlar ile sağlasa da elinden geldiğinde orkları da yediğini Hobbit kitabından biliyoruz. Gollum zamanla, Cirith Ungol’da yaşayan ve hiçbir şeyin emrinde olmayan ama karnını doyurmak dışında hiçbir amacı da olmayan örümcek Shelob gibi bir kötü haline dönüşmüştür. Ayrıca bu 500 yıl, haince tuzaklar kurmak konusunda da Gollum’u mahirleştirmiştir. Hobbitler’i Shelob’un inine götürüp, Shelob onları zehirleyip sardığında Tek Yüzük’ü almak kadar ince hesaplar yapabilir hale gelmiştir.

Tam bu noktada Frodo’nun Gollum’un düşünce şeklini oldukça iyi anladığını görebiliyoruz. Gollum onları Shelob’un inine yönlendirmeden önce ortadan kaybolmuştur; Sam ile Frodo konuşuyorlardır. Sam, Gollum hakkında her zaman olduğu gibi azami derecede şüphe içerisindedir. Gollum’un nasıl bir hainlik içinde olduğunu tahmin etmeye çalışıyordur. Acaba Gollum onları birilerine, mesela orklara ispiyonlayacak mıdır? Frodo ise Sam’in bu düşüncelerine şu şekilde karşılık verir:

Eğer bir kötülük düşünüyorsa bile, ki bu pek uzak bir ihtimal değil, bunun öyle bir kötülük olduğunu zannetmem: Yani orkları veya Düşman’ın hizmetkârlarından birini çağıracağını. Neden bu ana kadar beklesindi, bütün o tırmanma zahmetine katlansındı ve o kadar korktuğu bu topraklara bu kadar yaklaşsındı? Onunla karşılaştığımızdan beri birçok kez bizi orklara teslim edebilirdi. Hayır, eğer bir şey varsa bile bu oldukça gizli tuttuğu, kendine ait özel bir numaradır… Ayrıca o bulanık zihninde sadece tek, belirli bir planın olduğunu da zannetmiyorum. Sanırım gerçekten de bir yerde Kıymetli’yi Düşman’dan korumaya çalışıyor, koruyabildiği sürece. Çünkü bu onun için de en son felaket olur, Düşman Yüzük’ü ele geçirirse yani. Diğer taraftan belki de sadece bizi oyalayıp bir fırsat kolluyordur.

J.R.R. Tolkien / Yüzüklerin Efendisi / İki Kule / Cirith Ungol’ün Merdivenleri

Frodo’nun Gollum’u bu derece anlamasının iki sebebi olduğunu düşünüyorum. Bunlardan ilki daha önce de farklı bağlamlarda değindiğim gibi yolculuğun Frodo’yu olgunlaştırması, ya da bir diğer deyişle Frodo’nun irfanındaki gelişim olabilir. Fakat bir de Frodo ile Gollum’un buluştukları ortak paydayı dikkate almak gerekiyor. Frodo ve Gollum ya da Smeagol, aslında reşit oldukları 33. doğum günlerinde, Tek Yüzük gibi tüm Orta Dünya’nın en büyük imtihanı olan nesne ile karşılaşan sıradan birer Buçukluk’turlar. Aralarındaki fark Smeagol’ın Tek Yüzük ile geçirdiği sürenin uzunluğu ve Frodo’nun Tek Yüzük ile olan ilişkisinde arifler tarafından yönlendirilip, bilgilendirilmiş olmasıdır. Burada Frodo’nun lehine, Smeagol’ın aleyhine olan bir durum söz konusu gibidir. Yani çıkıp şunu diyebiliriz: “Eğer Tek Yüzük Smeagol’ın eline geldiğinde onun da Frodo gibi arif dostları olsa, o da belki Frodo gibi davranacaktı.”

Bu açıkçası bence biraz aceleci bir kanaat olabilir. Çünkü Frodo’nun Gollum’da gördüğü, kendisinde olan tüm bu avantajlara rağmen, kendisinin de hızlı bir biçimde Gollum olma ihtimalidir. Çünkü tüm bu avantajlar, Tek Yüzük’ün etkisi yanında küsurat farklılığı gibi kalmaktadırlar. Bu nedenle Frodo, Gollum’un kendilerini direk Düşman’a götürmeyeceğini, ancak Kıymetli’yi elde etme şansını da bir şekilde değerlendireceğini anlamıştır. Gollum’a duyduğu merhametin bir sebebi de Gollum’da gördüğünün kendisi olmasıdır. Bu nedenle Gollum, Frodo için bir ayna niteliğindedir. Hatırlanacağı gibi Galadriel’in Aynası gelecekte olma ihtimali olan şeyleri de gösterebiliyordu; işte aynı espriyi düşünürsek Gollum’un da Frodo için nasıl bir ayna olduğunu anlayabiliriz.

Gollum, Frodo yapamazken Tek Yüzük’ü elde etme pahasına Kıymetlisi ile beraber ateşe düştü ve Tek Yüzük yok edildi. Ancak daha önce de belirttiğim gibi o noktaya gelmede de Frodo’nun iradesi ve niyeti çok önemliydi. Fakat Gollum’un yine çok değerli bir işlevi daha vardı. Frodo, Gollum’da kendisinin başına gelebilecek en hazin ve en sefil sonu görerek yolculuğuna devam etti. Bu onda merhamet hissi uyandırdığı gibi, bence azmini ve dirayetini arttıran en önemli etkenlerden birisi oldu. Frodo Gollum’a, kendisi o noktaya düşebileceği için merhamet duydu; o noktaya düşmemek için de azmetti; galiba o son ilahi dokunuşu da bu celbetti.

Paylaşın.

Yazar Hakkında

Leave A Reply