Istari’nin Geçmişi / Gri Gandalf

0

‘Geçemezsin,’ dedi. Orklar taş gibi duruyor, etrafta çıt çıkmıyordu. ‘Ben Gizli Ateş’in bir hizmetkarıyım, Anor’un Alevi’ni kullananım. Geçemezsin. Kara ateş seni kurtarmaz, Udûn’un Alevi. Gölge’ye geri dön! Geçemezsin.’

J.R.R. Tolkien / Yüzüklerin Efendisi / Yüzük Kardeşliği / Khazad-Dûm Köprüsü

Gri Gandalf’ı son kez gördüğümüz yer, Moria madenlerindeki Khazad-Dûm Köprüsü’ndeydi. Aslında Yüzük Kardeşliği’nin kurulduğu Rivendell’de yapılan Elrond’un Divanı’nda, Gandalf’ın o ana kadar anladığımızdan daha büyük bir rolü olduğunu anlamıştık. Fakat Gandalf’ın Balrog’la köprü üzerindeki kapışması, o gri uzun cübbe içerisindeki yaşlı adamın asıl kimliğini de ortaya apaçık koyan bir andı. Bu andan sonra duyduğumuz “Kaçın ahmaklar!” lafının ardından, Fangorn ormanına kadar Gandalf’ı bir daha görmedik. 

Istari’nin renklerinin nasıl dağıtıldığını ve bu renkler arasındaki hiyerarşiyi tam bilemiyoruz. Ak Saruman’ın, Gandalf’ın da sözleriyle tasdiklediği liderliği ve sonradan Gandalf’ın beyaz olarak dönüşü, beyaz rengin üstün bir tarafı olduğu izlenimini bırakıyor. Çeşitli yerlerde de Gandalf’ın gri renginin rütbece düşüklüğünden bahsediliyor, ancak önceki yazılarda bu rütbenin Valar arasında, özellikle Manwë ve Varda tarafından, böyle görülmediğinden bahsetmiştim. Valinor’da, Orta Dünya’ya Istari olarak yollanacak elçilerin seçildiği toplantıda, Manwë’nin özellikle Gandalf’ı (Olorin ismiyle) sorduğu ve Gandalf’ın da yine griler içinde bu toplantıda bulunduğunu biliyoruz.  Diğer Istari’nin de benzer şekilde, Orta Dünya’da görüldükleri bu renklere Valinor’da da sahip olup olmadıkları konusunda pek bir bilgimiz yok. Bu nedenle gri renk için daha farklı ve spekülatif bir açıklama yapabileceğimizi düşünüyorum. 

Öncelikle tam olarak tanımlamak gerekirse, Gandalf’ın gri bir pelerin ya da cübbe giydiğini biliyoruz. Tolkien bu gri rengin, Elflerin gümüşi grisine benzediğini ancak çok giyilmekten dolayı daha soluk gözüktüğünü söyler. Bunun yanı sıra, önemli bir detay olan sivri tepeli şapkasının rengi de mavidir. Boynundaki atkısı gümüş grisi, çizmeler ise siyahtır. Yine Tolkien’in sözleriyle, Gandalf’ın renkleri her zaman beyaz, gümüş grisi ve mavidir. Tolkien’in bu notlarından anladığımız kadarıyla, Gri Gandalf, baştan aşağı gri giymiş bir kişi değil, bilakis bir kaç renkte giyinen bir karakterdir. Bir de Tolkien’in saydığı bu renkler arasındaki beyaz renk, Ak Gandalf halini değil, Gandalf’ın alâmet-i fârikası olan beyaz sakalını nitelemektedir.

Gandalf’ın Valinor’da geçirdiği zamanda birden fazla Valar’a da hizmet ettiğini önceki yazılarda belirtmiştim. Valinor’daki Gandalf’ı spesifik olarak tanımlamak istersek hizmet verdiği dört Valar’ın da güçlü yanlarından yansımaları olan bir Maia’yı görmekteyiz. Varda gibi ışık ve ateşle ilgiliyken, Irmo gibi rüyalarda da etkilerini görmekteyiz. Bunun yanında Nienna’nı şefkati ve merhameti ile Manwë’nin adanmışlığı ve kuşlarla olan ilişkisinin de yansımasını Gandalf’ta görebiliyoruz. Bu özelliklerin yansımalarını kendisinde taşıyan Gandalf, Istari’nin diğer üyelerinden çok daha boyutlu bir kimlik ortaya koyuyor. 

Gandalf’ın Balrog ile karşılaşmasında ortaya koyduğu kimliği ise, tüm bu yansımaların ötesinde ve üstünde yer alan “Gizli Ateş”e atıfta bulunuyor. Gandalf kendisini “Gizli Ateş’in hizmetkarı” olarak tanımlarken, Balrog’un ateşini ise “kara ateş” ya da Melkor’un ilk çağdaki kalesi olan Utomno’nun diğer adı olan “Udûn’un Alevi” olarak tanımlamaktadır. Böylelikle bu karşılaşma bir nevi hak ve batıl karşılaşmasına dönüyor. 

O anda Gandalf olarak gördüğümüz karakter, hem elindeki Narya yüzüğünün ateşle olan ilişkisi hem de kendi “Gizli Ateş” atfıyla bize, o grimtrak dış görünüşün altındaki alev alev yanan şahsı ortaya çıkarıyor. 

Tüm bu bilgileri toplayıp değerlendirdiğimde, ben gri rengi bir rütbe düşüklüğü olarak kesinlikle görmüyorum. Gri rengi bir şeyle ilişkilendireceksem, altında için için yanan alevi saklayan küllerle ilişkilendirmek daha doğru geliyor. Yani Gandalf, bu gri ağırlıklı kıyafetinin altında sadece Narya’yı değil, Gizli Alev’in hizmetkarı olan kişiyi de saklıyor. Sonunda ise Zümrüd-ü Anka misali, önce yanıp sonra küllerinden tekrar doğuyor.


“Gri Gandalf” İllüstrasyonu © John Howe

Paylaşın.

Yazar Hakkında

Leave A Reply